17 Haziran 2009 Çarşamba

Büyükşehir Keşmekeşi


Günümüz dünyasının bu denli farklılaşmaya gitmesinin ardında yatanın bilgiye rahatlıkla ulaşılabilmesi olduğunu düşünüyorum.. Sayısız kitap, İnternet, birçok kültüre yaklaşmayı rahatlaştıran seyahat kolaylığı ve ucuzluğu insanların temel ve merkezi düşünce biçimlerini parçalara ayırıp bütünü kavramaya uğraşmak yerine bireysel ayrıntılardan daha çok keyif almasına, çoğu zaman onlara takılıp kalmasına neden oldu.. Bu da iletişimin kalitesinin bozulmasına, hatta seyrelmesine yol açtı.. İnsanlar her ne kadar başkalığa açık olduklarını iddia etseler de en çok da kendilerinin de vakıf oldukları konulardan konuşmayı severler.. Aslında konuşma fırsatlarını arayıp buldukları zamanlar da hep bu zamanlardır.. Bu gibi fırsatları bulmakta güçlük çeken insanlar ya kendileriyle neredeyse birebir aynı yaşamı idame ettiren insanları seçiyorlar ya da zorunlu muhabbetler dışında olabildiğince içedönük ve yalnız kalmayı tercih ediyorlar..

İstanbul tüm bu senaryo için ideal bir sahne.. Bu küçük gözlemi destekleyecek sayısız örnek bulabiliyorsun.. Daha küçük yerleşim alanlarında bilgiye ulaşma yollarının daha kısıtlı ve merkezi olduğunu müşahede ettim.. Böylelikle ortaklıklar çoğalıyor, bilgi katlanarak (dağılarak değil) büyüyor ve iletişim seviyesi üst seviyede olabiliyor..

Öte yandan büyükşehir keşmekeşinde hayat olabildiğine basit, birkaç sözcüğe sığdırılabilecek nitelikte.. İnsanlar artık sadece mutlu olmayı arıyor.. Her şey bir anlık eğlence için yapılabiliyor.. Hayat çoğu kez sadece buna endeksli..

Bazen birden fazla insanın bağdaş kurup oturduğunu ve hep bir ağızdan konuştuğunu düşündüğün oluyor mu, sevgili okurum?

İnsanlar bu şehirde iki kişiye yetecek koca bir hiçlik ile geziyorlar.. Çoğu artık uğraşmıyor, düşünmüyor, dinlemiyor ve işin en acı tarafı da duymuyor bile!

Eğer bir insanın hayattan tek beklentisi mutluluk ise o her şeyini sonsuza dek kaybetmiştir.. Mutluluk basittir ve zaman zamandır..

İlkel bir kabile yemek ve hayatta kalabilmek için yaşar.. Gün bitiminde hala nefes alabilirler ve karınları doyuyor ise bu mutluluktur onlar için.. Böyle bir şeyin tadını unutalı ne kadar zaman oldu dersin?

Hiç yorum yok: