8 Temmuz 2009 Çarşamba

Cennet Bahçesi: An'larım




“..And me, I still believe in paradise.. But now at least I know it's not some place you can look for, 'cause it's not where you go.. It's how you feel for a moment in your life when you're a part of something, and if you find that moment.. it lasts forever.. 

Anlar, dostlarım.. Aklın topografisindeki esrarengiz cennet tümsekleri.. Yaşam odakları.. Tek bir an için ölebilirim ben.. Bir an’ı ebedi bir döngüde yaşamak için bir daha, bir daha, bir daha ve bir daha..

Gözlerimi kapattığımda o andayım ben çünkü.. Tek bir kıvılcım gibi.. Tek bir yağmur damlası gibi.. Tek bir taş parçasının yarattığı çığ gibi.. Yalanlardan, oyunlardan, yargılardan, kötülüklerden, nefretten, kinden arınmış bir sürü anı aklımın odalarında yaşatıyorum ben.. Sultanlar gibi besliyorum müsrif ziyafetlerin üzerinde.. Ve o anlar olmasa, dostlarım, sahip olduğum her şeyden vazgeçerdim..

“If there was a single day I could live... a single breath I could take, I'd trade all the others away..”

Düşünce met cezirlerimden birinde hayatımdaki o anları düşündüm.. Ve gördüm.. Ani bir aydınlanma.. Gaflet uykusundan uyanma gibi.. Yılların ölü toprağını üzerinden atma gibi.. İşte bu yüzden tecrit ediyorum kendimi.. İstemiyorum yaşamak sizler gibi.. İstemiyorum yeni deneyimleri.. İstemiyorum küçük heyecanları.. İstemiyorum küçük oyunları.. İstemiyorum sahte çabaları.. Bana gerçeği verin.. Ben gerçeği istiyorum..! Gerçeği kollarımda görene kadar da reddedeceğim ibadetinizi..

Kalbini söküyorum ellerimle yalnızlığın.. Kanını içiyorum geçmeyen zamanın.. Beni hala ayakta tutan o anları bir daha yaşamak için.. Saatleri avucumda eritiyorum.. Uğruna ölmeye değer bir hazineyi yeniden buldum ben..

Uğruna yaşamak için..

Sonsuza dek..

Umarım beni duyar ve bana cenneti geri verirsin..

“Just keep your mind open and suck in the experience.. And if it hurts, you know what..? It's probably worth it..

Hiç yorum yok: